Başarı ÖyküleriBlog

Tony Robbins’in 7 Başarı Sırrı

Hayatta başarılı olmanın sırlarını çoğu kitaptan okuyup, yine televizyon programlarından dinlemiş olabilirsiniz. Eğer hala yolunda gitmeyen bir şeyler varsa bir de bizden dinleyin!

Eğer kişisel gelişime meraklıysanız Tony Robbins ismi size hiç yabancı gelmeyecektir. Bir iş adamı, yazar ve motivasyon konuşmacısı olan Robbins 30 yılı aşkın süredir insanların hayatını değiştirmeye devam ediyor. ‘Unlimited Power’ ve ‘Unleash the Power’ öz gelişim kitaplarıyla milyon dolarlar kazanan Tony aynı zamanda birçok iş verene ve biz sıradan insanlara da para kazandırdı.

Tony Robbins’ten Bizi Hayatta Başarıya Sürükleyecek 7 Sır

Meditasyon

Köklerini meditasyon geleneğinden alan stres azaltma yöntemi psikolojide de yer alıyor. Uygulaması da bildiğimiz gibi; sırtımız dik, gözlerimiz kapalı ve nefes alışverişimiz odaklı.

Tony Robbins ise yüzyıllardır farklı kültürler tarafından geliştirilen bu yöntemi enerjisini farklı alanlara yönlendirmek için kullanıyor. Meditasyonun kan şekerini düşürdüğünü, anksiyeteyi azalttığı ve genel anlamda sağlığı koruduğunu bilen Robbins’in her sabah meditasyon yapmasına çok da şaşırmamak gerek!

Hindistan’da başlayan Budist Aydınlanması ise bu geleneklerden sadece biri ve kökleri 2,500 yıl öncesine kadar dayanıyor.

Hedefleri Yüksek Tutmak

Değişim ancak ve ancak içten gelir. Robbins ise bu konuda oldukça katı, kendini değiştirmediğin takdirde, hayatın neresinde olursan ol gelişemeyeceğini söylüyor. Hepimizin de bildiği gibi, yerine getiremeyeceksen hedef koymanın ne anlamı var ki?

İşte bu yüzden hedeflerini, yapabileceğinin de üstüne koymalısın.

basari-taktikleri

Zihni Sıfırlamak

Tony’e göre zayıf bir performans ile zirvedeki bir performans arasındaki fark zihnin ve bedenin o anki ayrımı ile alakalıdır.

Ona göre, eğer bedenin ve zihnin senkronize değilse, performansın bundan ciddi anlamda zarar görecek ve maalesef bu noktadan ileri gidilemeyecektir. Şimdi üzgün, depresif ya da vazgeçmiş olduğun anları düşün. Ne kadar verimli olabildin? Veya kendini ayağa kaldırmak için gücün var mıydı? Çünkü Robbins’in yoktu.

Tam da bu yüzden modunuz düştüğünde bunu fark edip bedeninize sinyaller göndermeniz çok önemli. Kambur mu duruyorsun? O zaman düzgün durmayı denemelisin. Ya da kaşlarını mı çatıyorsun? Yalandan bir gülümseme kondurmaya çalış. Nasıl hissettiğimiz aslında duruşumuzla yani bedenimiz ve zihnimiz arasındaki o özel bağ ile alakalıdır. Bu yüzden her daim mutlu ve özgüvenli insanlara baktığımızda onları her şeye rağmen dimdik dururken görebiliriz.

Serbest Bırakmak

Geçmişinin seni korkutan o parçasını tamamen geride bırakmanın bir yolu yoktur. Biri bize yanlış bir hareket yaptığında bunu yıllarca içimizde tutarız. Fakat, zaman geçer ve kinimiz bilinçaltımıza bütün gücüyle yerleşir. İşte o zaman, biz daha fark edemeden bunun bütün etkisini hissetmeye başlarız.

Bu noktada Tony devreye giriyor ve diyor ki: “Bütün bu negatif enerjiyi içimizde tutuyoruz, değil mi? O zaman serbest bırakalım. Geçmiş değiştirilemez ve bu olaylar başına geldiğindeki sen, şu anki sen değilsin. Bu yüzden serbest bırak.”

Evet, gerçeği kabullenmek gereklidir, geçmiş değiştirilemez. Başına gelen kötü olaylara farklı açılardan bakabilirsin, tabii ki; fakat günün sonunda, yaptığın hiçbir şeyi geri alamazsın. Bu yüzden zihnini ve zamanını bugün ne yaptığın ve yarın ne yapacağına odaklaman gerekir.

Neyin önemli olduğuna karar vererek, kendi değerini belirleyebilirsin. Ne yapmaktan hoşlanıyorsun?

Özgüvenli Gözükmek

Klasikleşmiş ‘Birini dış görünüşüne göre yargılama’ sözünü herkes biliyordur. Bu söz iyi olduğu kadar, basittir de. İnsanlar sizi ilk gördüğü andan itibaren, sizinle ilgili düşüncelerini oluştururlar. Nasıl yürüdüğünüz, nasıl konuştuğunuz ya da nasıl nefes aldığınızla ilgili yargıları vardır.

Sürekli saçınızla, kıyafetlerinizle mi oynuyorsunuz?  Bu hareketler sizin rahatsız olduğunuzu gösterir ve sizi yargılamaya hazır insanların karşısında kötü bir görüntü oluşturur.

Göz kontağınız nasıldır? Bir konuşmada kurulan göz teması çok önemli iki bulguyu gösterir. Birincisi, söylenileni aktif şekilde dinlediğinizi ve bir diğeri de korkmadığınızı. Çoğu insan, konuştuğu kişiler dışında her yere bakar, aşağıya veya yana.

İki dakikalığına Süpermen gibi durmak psikolojinizi bile etkileyebilir. Her türlü sorunu çözebileceğinize inanırsınız, kendinize inanmaya başlarsınız ve düşünceleriniz de değişir. Neden peki? Vücut diliniz yüzünden.

Vücut dili insanların arasında oluşturduğu gizli bir iletişim dilidir. Bu yüzden bazı başarılı iş adamları veya iş kadınları hayatın kendisinden de heybetli gözükebilir, çünkü özgüvenlerini vücut dilleriyle en üst noktaya taşımışlardır.

İnsanlar da bunu bilinçaltlarında hissedecek ve size daha çok saygı göstereceklerdir, çünkü ne kadar değerli olduğunuzu vücut dilinizle dünyaya aktarabilmişsinizdir.

basari-tony-robbins

Stresle Başa Çıkmak

İster inanın ister inanmayın ama çoğu insan duygularıyla bu üç yolla başa çıkabiliyor.

1.Kaçarak. Bedensel, zihinsel ve duygusal olarak kendimizi kapatabilir ve etrafımızda ne olup bittiğini görmezden gelebiliriz. Bazı insanlar bunu hiçbir şey hissetmemek için yapıyor; mutluluk, üzüntü, stres, hepsinden kaçabiliyorlar. Fakat bu durum hayatın ana maddesini kaçırdığımız anlamına da geliyor.

2.Reddederek. Sevdiğimiz birini kaybettiğimizde, duygularımızın varoluşunu dahi reddedebiliyoruz. Bu kısıtlamalar gittikçe yoğunlaşıyor ve birikiyor. Ta ki, patlayıp kendimizi kaybedene kadar.

  1. Acıları karşılaştırmak. Biri sizinle acısını paylaştığında kaç kere onlara kendi acınızdan bahsettiniz? Mesela arkadaşınız köpeğini kaybetti. “Öyle mi?”, “Bu korkunç, bana bebeğimi kaybettiğim zamanı hatırlatıyor.” Veya başınıza gelen o mükemmel olayı anlatmak istediğinizde çoğu insan buna izin vermeyebiliyor. Bu yüzden sizinle mutlu olmak yerine kendi sevinçlerini, kendi hikayelerini paylaşabiliyorlar. Fakat bu yarışın kimseye yardım etmediği gibi zihinsel olgunluğa da taşımadığı bir gerçek.

Acılardan ve streslerden kendimizi nasıl daha ileriye götürebileceğimizi öğreniyoruz. Doğru olan da bu, problemler, acılar ve engeller bizi hayatta daha da ileri taşımak için konulmuş evrenin birer gizli sırrı.

Duyguları Kontrol Etmek

Her gün duygularımızı kontrol etmek için çabalıyoruz. Kendi değerini bilmediği ve kendine inanmadığı için hayatta veya ilişkilerinde başarılı olamayan birçok insan var ; ya eşlerinden boşanıyorlar ya da işleri kötü gidiyor. Bu durum herkesi mahvedebilir. Bunu çözebilmek ve duygularımızı kontrol altına almak için Tony’nin yaptığı bazı maddeler var.

  • Neler hissettiğinin farkında ol.
  • Duygularını tanımla ve hala yaşadığın için şükret.
  • Neler yaşadığını anlamaya çalış: Neden şu an bu durumu deneyimliyorsun, sebep nedir?
  • Daha önce sorunlarınla nasıl başa çıktığını hatırla.
  • Ve bugün halledebileceğin gibi gelecekte de bu duygularla başa çıkabileceğini fark et.

Sonuç olarak hepimiz sorunlarla boğuşabiliyoruz, önemli olan bunun farkında olmak ve hayatta adımlarımızı atarken istikrar sağlayabilmektir. Eğer hala ilgiliysen, Robbins ’in ‘I’m Not Your Guru’ belgeselini izleyebilirsin. Hayatta istediğin başarıyı yakalaman dileğiyle!

Cansu Çakır


İlgili Makaleler


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Başa dön tuşu