Su ayak izi 2000’li yıllardan itibaren hayatımıza giren ve popüler olan bir kavram! Su; hayatımızın en önemli parçası ve yaşam kaynağımız! Susuz bir yaşam düşünmek olanaksız ve dünya kaynaklarını enerji, su, gıda ve yer altı kaynakları açısından hızla tüketiyoruz! Peki size bir soru sorulsa ve günde içme, yıkanma ve diğer ihtiyaçlarınız için ne kadar su tüketiyorsunuz desek? Cevabınız 2 litre su içiyorum, bulaşığa 6 litre gidiyor, kişisel temizlik için 20 litre harcıyorum olabilir. Gerçekten harcadığınız su miktarı bu kadar mı? İçtiğiniz kahve, tükettiğiniz besinler ve diğer kullandığınız hizmetler oluşturulurken harcanan su miktarı? Bu yazımızda su ayak izi kavramı ve sanal tükettiğiniz su kavramı üzerinde duracağız!
Su Ayak İzi Nedir?
Öncelikle su ayak izi kavramı nasıl ortaya çıktı, su ayak izi nedir, uluslararası ve Türkiye’de uygulamaları nelerdir?
Su Ayak İzi kavramı, ilk kez 2002 yılında UNESCO-IHE de1 Arjen Hoekstra tarafından ortaya koyulmuştur. Bir ürünün su ayak izi; ürünün sanal su içeriği veya ürünün saklı, gömülü, harici ya da gölge suyu diye adlandırılan farklı terimlerle benzerlik gösterir. Su Ayak İzi , suyun ekonomi içerisinde oynadığı rolün ve su yönetiminin ekonomik kalkınma süreçlerinde bir araç olarak kullanımının anlaşılmasını sağlayan, yeni bir kavramdır. Bir ülkenin su ayak izinin incelenmesi, suyun ekonomik faaliyetlerdeki yönünü izleyerek plancıların, karar vericilerin ve yatırımcıların tahsis, ticaret, rekabet avantajı ve ekosistem desteğine yönelik kararlarının zeminini oluşturan bilgiyi temin eder. Su ayak izi kavramı, Hollanda’daki Twente Üniversitesi ile Su Ayak İzi Ağı Water Footprint Network-WFN tarafından geliştirilmiştir. Bir mal veya hizmet üretmek için gerekli tatlı su miktarının tüm tedarik zinciri içindeki ölçümünü ifade eden su ayak izi; hammaddenin işlenmesinden, doğrudan operasyonlara ve tüketicinin ürünü kullanmasına kadar geçen tüm süreci kapsar. Su ayak izi kavramı hem doğrudan su kullanımını hem üretim sürecindeki dolaylı su kullanımını hesaba katar. Su Ayak İzi, birim zamanda harcanan buharlaşma d hil ve/veya kirletilen su miktarı ile ölçülmektedir. Bir bireyin, toplumun veya iş kolunun su ayak izi; bireyin veya toplumun tükettiği malların ve hizmetlerin üretimi için kullanılan veya üreticinin mal ve hizmet üretimi için kullandığı toplam temiz su kaynaklarının miktarıdır. Su ayak izi kavramı su kullanımına yönelik alternatif bir göstergedir. Sistemden çekilen su miktarı yerine tüketilen su miktarını inceleyen su ayak izi, bu anlamda geleneksel su istatistiklerinden farklıdır. Mavi, yeşil ve gri su ayak izi; su ayak izinde su kullanımını ve kalitesini temsil eden üç bileşendir. Su Ayak İzi kavramı ve çerçevesi nüfus artışı, ekonomik büyüme ve iklim değişikliği gibi faktörleri ele alarak su kaynakları yönetimine yeni bir bakış açısı getirmektedir.
Su Ayak İzi Hesaplama
Su ayak izi, bir kurum, ürün, hizmet, birey veya toplum için hesaplanabilir. Su ayak izi kavramı altında Mavi kullanılan tatlı su miktarı , Yeşil yağmur suyu ve Gri standartlara göre kirlilik yükünün bertaraf edilmesi için kullanılan miktar su ayak izi olarak farklı sınıflandırmalar yapılmaktadır. Mavi Su Ayak İzi, bir malı üretmek için ihtiyaç duyulan yüzey ve yeraltı tatlı su kaynaklarının toplam hacmi için kullanılır ve geleneksel olarak tatlı su denildiğinde akla gelen su kaynaklarıdır. Yeşil Su Ayak İzi, bir malın üretiminde kullanılan toplam yağmur suyudur. Ancak, yeşil su ayak izinde sözü edilen yağmur suyu kaybolmaz ya da yeraltı sularına karışmaz; toprakta ya da bir süre için toprak üstünde saklanır. Yağış miktarı, yeşil su arzını ve talebini etkilediği için, bölgenin yeşil su gereksinimi değerlendirilirken iklim değişikliği ve değişkenliği göz önünde bulundurulmalıdır. Gri Su Ayak İzi, kirliliğe yönelik bir göstergedir. Mevcut su kalitesi standartlarına dayalı, kirlilik yükünün bertaraf edilmesi ya da azaltılması için kullanılan tatlı su miktarını ifade eder. Bu nedenle, gri su kavramı nüfus ve endüstriyel büyüme ile ilişkili olarak ele alınır.
Sudaki ayak izi kavramı, tüketilen her mal ve hizmetin üretiminden tüketimine kadar kullanılan suyun miktarını belirlemek açısından önemli bir araçtır. Örneğin, bir bardak kahve içmek için yaklaşık 200 ml su tüketildiği düşünülmektedir ancak kahvenin üretimi sirasinda tüketilen su miktarı hesaba katıldığında, bir fincan kahve için tüketilen toplam suyun miktarı 140 litreye yani yaklaşık 70 bardağa çıkar. Ayni sekilde bir dilim ekmek için 40 litre, 1 kg seker için 1.500 litre suda ayak izi birakılıyor. ( Alıntı: http://yeni.tutev.org.tr/makale-sudaki-ayak-izi/ )
Peki Türkiye’de su ayak izi konusunda ne gibi çalışmalar yapılmakta! Öncelikle su ayak izi ile ilgili araştırma yaptığınızda Türkiye’de literatürde türkçe kaynak çok bulamayacaksınız. Bu konuda en kapsamlı çalışma WWF Türkiye’nin hazırladığı ” Türkiye’nin Su Ayak İzi ” raporudur. Türkiye’nin genel su ayak izi analizlerinin gerçekleştirildiği araştırma, bu konunun meraklıları için biçilmiş bir kaftan!
Uluslararası bazda konuyla ilgili yapacağınız araştırmalarda kullanacağınız en temel kaynak Water Foodprint Network (WFN) internet sitesidir. Sitede su ayak izi kavramı, konseptleri, uygulama alanları ve iyi uygulama örneklerine ulaşabilirsiniz. Ayrıca arama motorlarında ” water footprint ” anahtar kelimesi ile bir çok kaynağa ulaşabilirsiniz.
Suyun değerini bilerek, su tüketimine dikkat etmeniz dileğiyle
Su Ayakizi ile ilgili ilintili web siteleri:
WWF Su Ayak İzi Raporu: http://awsassets.wwftr.panda.org/downloads/su_ayak_izi_raporweb.pdf
Water Foodprint Network Web Sitesi: http://waterfootprint.org/en/